HABERLER

‘Sabri Ülker’in Hayat Hikâyesi / Akşama Babacığım Unutma Ülker Getir’

Türkiye’nin bisküvici dedesi, Ülker ve Yıldız Holding’in kurucusu Sabri Ülker’in hayatı kitaplaştırıldı. Araştırmacı, gazeteci-yazar Hulusi Turgut tarafından kaleme alınan Sabri Ülker’in hayat hikayesi, bisküvicilikten global bir şirket patronluğuna uzanan yolculuğu belgelerle, fotoğraflarla ve tanıklarla anlatılıyor.

Üç işçiden 41 Bin kişiye istihdam eden dev bir firmanın öyküsü

Türkiye’nin bisküvici dedesi, Ülker ve Yıldız Holding’in kurucusu Sabri Ülker’in hayatı kitaplaştırıldı. Araştırmacı, gazeteci-yazar Hulusi Turgut tarafından kaleme alınan Sabri Ülker’in hayat hikayesi, bisküvicilikten global bir şirket patronluğuna uzanan yolculuğu belgelerle, fotoğraflarla ve tanıklarla anlatılıyor.

Hikaye, Fatih Medresesi’nde eğitim gören ve bir süre Kırklareli’nde görev yapan Hacı İslam Efendi’nin, Balkan Savaşı patladıktan sonra Kırım’a göç etmesiyle başlar. Ancak Ekim Devrimi’nin ardından tüm varlığını kaybedince yeniden anavatanın yolunu tutar. İstanbul’a vardıklarında kendilerine gemiden kıyıya ulaştıracak kayığa verecek paraları bile yoktur. Oldukça zorlu geçen yılların ardından İslam Efendi’nin bir bisküvi fabrikasında iş bulan iki oğlu Asım ve Sabri Ülker, bu fabrikada bisküvi üretimini öğrenir.

Sabri Ülker’in üniversiteden mezuniyetinin ardından iki kardeş Eminönü Nohutçu Han’nın üçüncü katındaki eski bir bisküvi atölyesini alır ve üç işçi ile işe başlar. Yıl 1944’tür ve İkinci Dünya Savaşı’nın en zor yılları yaşanmaktadır. 50 yıl sadece bisküvi ve çikolata üretmek için direnen kazandığı parayı yine işine yatıran Sabri Ülker, bu sabrının karşılığını da bugün Türkiye’nin en sevilen gıda markası “Ülker”le alır.

Türk Sanayii’nin 70 yılı da bu kitapta
Kitap, sadece Sabri Ülker’in hayatını anlatmıyor. Aynı zamanda Türk sanayiinin 70 yılına da ışık tutuyor. Kitapta, döviz tahsisi zorluğu nedeniyle yurtdışından getirilemeyen makineler, sanayinin gelişimi için yurtdışından getirtilen uzmanların endüstriyel gelişime katkısı, ilk ihracat hamleleri, grev ve lokavtlı yıllar, 1980 sonrasında liberalleşme ve yeni rekabet kuralları, Sovyetler’in dağılması ile bu bölgeye hücum eden Türk şirketleri ve sonrasında yaşananlara da oldukça geniş bir yer ayrılmış.
Kitaptan satır başları:

Ailesi, Kırım’dan Türkiye’ye göç ederken, baba Hacı İslam Efendi, içine altın gizlenmiş yorgan ve eteği niçin Odesa’da sokağa bıraktı?

Sabri Ülker, Diyarbakır’da vatani görevini yaparken, kimi görmek için askerden kaçtı; ardından nasıl bir ceza aldı?

Önce ürünlerinin markası, sonra ailenin soyadı olan “Ülker” ismini, hangi romandan esinlenerek aldılar?

Sabri Ülker, “Melekler bisküvi imal etmez” sözünü, kime ve neden söyledi?

Ülker’in İstanbul’daki fabrikası, niçin bir gece ansızın Ankara’ya taşındı?

Sabri Ülker, kızı Ahsen Özokur ile oğlu Murat Ülker’e neden silah kullanma talimleri yaptırdı?

Kitaptan:
Ülker’in doğuşu:
1934 yılı sonbaharında ilkokulu bitirip İstanbul Erkek Lisesi’ne yazılan Sabri Ülker, maddi imkansızlıklar nedeniyle girdiği parasız yatılı okul sınavını kazanınca, Bilecik Ortaokulu’nun yolunu tutar. Ve böylece uzun sürecek gurbet dönemi de başlamıştır. Ortaokulu Bilecik’te, liseyi Kütahya’da okur. Tatil dönemlerinde ise İstanbul’a gelerek ailenin geçimine katkı sağlamak için seyyar satıcılık yapar.

Ağabeyi Asım Bey, o dönemde çalıştığı Besler Bisküvi fabrikasının Sirkeci’deki şekerci dükkanını işletmek için kolları sıvamıştır. Sabri Bey de ağabeyinin dükkanından aldığı ürünleri Eminönü, Galata Köprüsü ve Karaköy’de satar. Liseyi bitirip İstanbul’a döndüğünde de dükkanda ağabeyi ile birlikte çalışmaya başlar. Bu arada Sirkeci’deki dükkandan sonra Ankara Ulus’ta bir şekerci dükkanı açarlar. Bu sırada tarih 1942’yi gösteriyordu.

Ankara’daki dükkanı iki yıl daha başarıyla işleten iki kardeş, sonunda Eminönü Nohutçu Han’ın üçüncü katındaki Üç Yıldız bisküvi atölyesini devralma cesaretini gösterir. Neticede Asım Bey 1932 yılından, Sabri Bey ise aralıklı olarak 1936 yılından beri bu işin içinde tecrübe kazanmıştı. O yıllarda ticaret hayatında kontrat veya sözleşme yapmak, alışılagelmiş bir iş değildi. Her şey, sözle hallediliyordu. “Üçyıldız”ın sahibi, hem bu ilkel tesisi hem de ismi, 25 bin lira karşılığında Ülker kardeşlere devretme sözü verdi. Ancak, parayı aldıktan sonra “Üçyıldız” ismini vermekten vazgeçti.

Verilen sözün yerine getirilmemesi karşısında, Asım ve Sabri kardeşlerin yapabilecekleri tek şey, yeni isim arayışına girmekti. Bu arayış sırasında, önce “Acaba ‘Tekyıldız’ olmaz mı?” dediler. Daha sonra, hem Kırım asıllı olmaları hem de o dönemde, İkinci Dünya Savaşı’nın sona ermesini sağlayacak olan tarihi Yalta Konferansı’nın dünya gündeminde bulunması nedeniyle, “Yalta” ismini düşündüler. Bir ara, iki kardeşin isimlerinin baş harflerinden oluşan“AS” şeklinde logo dahi yaptırdılar. Sonuçta, yıldızlarını parlatacak bir isim buldular: Sabri Bey’in o dönemde okuduğu Safiye Erol’un “Ülker Fırtınası” romanından da esinlenerek şirketin adının “Ülker” olmasında karar kıldılar.

Asım ve Sabri kardeşlerin, “Ülker” markalı ilk ürünleri olan “pötibör” bisküvilerinin üretimine ise, Sabri Ülker’in 24. doğum gününe rastlayan 16 Eylül 1944’te başlandı.

Yazar Hakkında:

Hulûsi Turgut, 1942 yılında Kayseri / Bünyan’da doğdu. Yükseköğrenimini İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi’nde tamamladı; aynı üniversitede “Türkiye’de Bulvar Gazeteciliği” üzerine yüksek lisans yaptı.

Mesleğe 1961 yılında, Kayseri’deki Erciyes Telgraf gazetesinde başladı. Akşam ve Güneş gazetelerinde Yazıişleri Müdürü, Türk Haberler Ajansı’nda İç Haberler Editörü, Sabah gazetesinde araştırma yazarı, BRT TV’de Yönetim Kurulu Başkanı, İstanbul Üniversitesi ile Kadir Has Üniversitesi’nin İletişim Fakültelerinde öğretim görevlisi ve ABC Basın Ajansı’nda da Genel Müdür olarak görev yaptı.

Turgut’un; Hürriyet, Milliyet, Sabah, Akşam, Güneş, Günaydın, Tercüman ve Yeni Yüzyıl gazetelerinde, çok sayıda araştırma ve belgesel yazı dizisi yayımlandı.

Hulûsi Turgut’un, aralarında Demirel’in Dünyası, Türkeş’in Anıları / Şahinlerin Dansı, 12 Eylül Partileri, Atatürk’ün Sırdaşı Kılıç Ali’nin Anıları, Kadir Has’ın Anıları / Vatan Borcu Ödüyorum, Yassıada’da Yaptırılmayan Savunmalar (Doğan Kitap), Barzani Olayı (Doğan Kitap), 130 Günlük Kovalamaca / Öcalan’ın Yakalanış Belgeseli (Doğan Kitap) isimli eserlerinin de yer aldığı, yirminin üzerinde biyografi ve belge-kitabı bulunuyor.

Hulûsi Turgut’un çalışmaları, Türkiye ve Ankara Gazeteciler Cemiyetlerinin yanı sıra, çok sayıda basın kuruluşu ile üniversitelerin ödüllerine lâyık görüldü.

Türkiye Gazeteciler Cemiyeti, Turgut’u, 1987 ve 1999 yıllarında İnceleme dalında “Yılın Gazetecisi” seçti. 1997 yılında da, yine İnceleme dalında “Mansiyon”la ödüllendirildi.

Ankara Gazeteciler Cemiyeti de, 1980-1990 yılları arasında “10 Yılın En Başarılı Gazetecisi” seçtiği Hulûsi Turgut’a, 1987 ve 1988 yıllarında da mesleki çalışmalardan dolayı “Basın Şeref Belgesi” verdi.

    • Ülker’den A Millilere “Memleket İçin Söyle” sürprizi

      Ülker, resmi sponsoru olduğu A Milli Futbol Takımı’na desteğini bu kez de tüm Türkiye’yle birlikte veriyor. ...

      DEVAMINI OKU
    • Ülker Bisküvi 550 milyon dolarlık tahvil ihraç etti

      Türkiye’nin lider gıda şirketi Ülker Bisküvi, yurtdışına 550 milyon ABD doları değerinde tahvil ihraç etti....

      DEVAMINI OKU
    • Ülker, 2024 yılı ilk çeyrek finansallarını açıkladı

      Türkiye’nin lider gıda şirketi Ülker Bisküvi, 2024 yılının ilk çeyreğini 19,6 milyar TL ciro ile bitirdi. Ülker’in Türkiye ve yurt dışı operasyonları büyümeye devam etti. ...

      DEVAMINI OKU
    • Ülker, ‘memleketini kalbinde taşıyanları’ Euro 2024 coşkusunda buluşturuyor

      Futbolseverlerin sabırsızlıkla beklediği Avrupa Futbol Şampiyonası’na geri sayım sürerken, A Milli Futbol Takımımızın resmi sponsoru Ülker, duygu dolu bir reklam filmine imza attı. Reklam filminde “Memleketin yeri, kalbimizin içi" sloganı ile Ülker, Türkiye aşkını her nerede olursa olsun kalbinde taşıyanlara sesleniyor. ...

      DEVAMINI OKU